| Would you mind rubbing my feet? |
Ayaklarımı ovmamdan rahatsız olur musun? |
 |
| Alcohol is a drug. |
Alkol bir uyuşturucudur. |
|
| Do you have alcohol-free drinks? |
Alkolsüz içecekleriniz var mı ? |
|
| Dan promised Linda to stay away from alcohol. |
Dan, Linda'ya alkolden uzak kalacağına dair söz verdi. |
|
| Tom took some alcohol from the bottle and replaced it with water. |
Tom şişeden biraz alkol alıp suyla değiştirdi. |
|
| Tom abused alcohol and pain pills. |
Tom alkol ve ağrı kesicileri kötüye kullandı. |
|
| Alcohol affects you more quickly on an empty stomach. |
Alkol sizi aç karnına daha çabuk etkiler. |
|
| First class plane flights come with complimentary alcohol. |
Birinci sınıf uçak bileti ücretsiz alkol ile birlikte gelir. |
|
| Tom told Mary that he could smell alcohol on John's breath. |
Tom Mary'ye John'un nefesinde alkol kokusu alacağını söyledi. |
|
| Alcohol mixed with energy drinks can be a dangerous combination. |
Enerji içecekleri ile karışık bir alkol tehlikeli bir kombinasyon olabilir. |
|
| Tom stole some alcohol from his parents and thought that they wouldn't notice. |
Tom ebeveynlerinden biraz alkol çaldı ve onların fark etmeyeceklerini düşündü. |
|
| Tom often drove under the influence of alcohol when he was young, but was never caught by the police. |
Tom gençken sık sık alkollü olarak araba kullandı ama hiç polise yakalanmadı. |
|
| The blood alcohol limit for drunken driving is .08 percent in Texas. |
Alkollü araba sürme için kan alkol limiti Teksas'ta .08 dir. |
|
