Ursprung von Sprache Sprachentwicklung Sprachen in Afrika Sprachen in Asien Sprachen in Europa Sprachen in Nordamerika Sprachen in Südamerika Gebärdensprache

Wörterbuch

englisch deutsch

englisch niederländisch

englisch polnisch

englisch portugiesisch

Zuletzt

wie sagt man noch > englisch türkisch Wörterbuch > British

von nach

British auf türkisch

Übersetzung von British im englisch türkisch Wörterbuch:
Übersetzung hinzufügen

Ähnliche Wörter bzw. Synonyme von British im Wörterbuch englisch türkisch

englisch	türkisch

Sätze mit British in der Datenbank

englisch	türkisch	Autor
This funny-looking car must be British.	Bu komik görünümlü araç İngiliz olmalı.
They had just fought a war to end British rule.	Onlar sadece İngiliz egemenliğini sona erdirmek için savaştılar.
The British climbed the hill.	İngilizler tepeye tırmandı.
The British acted too late.	İngilizler çok geç davrandı.
The British defeated the French.	İngilizler Fransızları yendi.
Kiribati is a former British colony.	Kiribati eski bir İngiliz kolonisidir.
Linda is my new British friend.	Linda,benim yeni İngiliz arkadaşımdır.
The British experienced many problems fighting the war.	İngilizler savaş yaparken pek çok sorun yaşadılar.
Five hundred British soldiers had been captured.	Beş yüz İngiliz askeri esir edildi.
In 1779, Spain entered the war against the British.	İspanya 1779 yılında İngilizlere karşı savaşa girdi.
British troops held that area.	İngiliz birlikleri o alanı zorla işgal ediyorlar.
Do you need a visa to go to Australia if you have a British passport?	Bir İngiliz pasaportun varsa Avustralya'ya gitmek için bir vizeye ihtiyacın var mı?
The British shelling stopped at seven o'clock.	İngiliz bombardımanı saat yedide durdu.
The British Parliament is still in the Palace of Westminster.	İngiliz Parlamentosu Westminster Sarayı'ndadır.
They called British supporters Tories.	Onlar İngiliz taraftarlarına Muhafazakarlar adını verdiler.
According to the trip's itinerary, we will go to the British Museum on Monday.	Gezi programına göre, Pazartesi günü İngiliz Müzesine gideceğiz.
The British began with a land attack against Baltimore.	İngilizler, Baltimore'a karşı bir kara saldırısıyla başladılar.
The British and American forces moved ahead.	İngiliz ve Amerikan güçleri ilerlediler.
Tom owns a shell company in the British Virgin Islands.	Tom, British Virgin adalarında bir paravan şirkete sahip.
You know Americans are jealous of the British accent that they deem more prestigious.	Amerikalıların daha prestijli saydıkları İngiliz aksanını kıskandıklarını bilirsiniz.

Satz Übersetzung hinzufügen

Seite 1, 2

Meistgesucht im Deutsch Wörterbuch
Meistgesucht im Englisch Wörterbuch

Anzeigen

Definition British

British
up British or british in Wiktionary, the free dictionary. British may refer to: British people, nationals or natives of the United Kingdom, British Overseas[...]
https://en.wikipedia.org/wiki/British

British Empire
British Empire became the global hegemon was later described as Pax Britannica (Latin for "British Peace"). Alongside the formal control that Britain[...]
https://en.wikipedia.org/wiki/British_Empire

British people
British people or Britons, also known colloquially as Brits, are the citizens of the United Kingdom, the British Overseas Territories, and the Crown dependencies[...]
https://en.wikipedia.org/wiki/British_people